بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
ٱلْقَارِعَةُ
Al qaari'ah
O Kaaria, o şiddetli ses çıkararak çarpan.
مَا ٱلْقَارِعَةُ
Mal qaariah
Nedir Kaaria?
وَمَآ أَدْرَىٰكَ مَا ٱلْقَارِعَةُ
Wa maa adraaka mal qaari'ah
Kaaria'nın ne olduğunu sana bildiren nedir?
يَوْمَ يَكُونُ ٱلنَّاسُ كَٱلْفَرَاشِ ٱلْمَبْثُوثِ
Yauma ya koonun naasu kal farashil mabthooth
O gün insanlar, çırpınarak yayılmış pervaneler gibi olurlar.
وَتَكُونُ ٱلْجِبَالُ كَٱلْعِهْنِ ٱلْمَنفُوشِ
Wa ta koonul jibalu kal 'ihnil manfoosh
Dağlar, didilmiş renkli yün gibi olur.
فَأَمَّا مَن ثَقُلَتْ مَوَٰزِينُهُۥ
Fa-amma man thaqulat mawa zeenuh
İşte o gün, tartıları ağır basan kişi,
فَهُوَ فِى عِيشَةٍۢ رَّاضِيَةٍۢ
Fahuwa fee 'ishatir raadiyah
Evet o kişi, hoşnutluk verici bir yaşayış içindedir.
وَأَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَٰزِينُهُۥ
Wa amma man khaffat mawa zeenuh
Tartıları hafif çekeninse,
فَأُمُّهُۥ هَاوِيَةٌۭ
Fa-ummuhu haawiyah
Anası, Hâviye'dir.
وَمَآ أَدْرَىٰكَ مَا هِيَهْ
Wa maa adraaka maa hiyah
Onun ne olduğunu sana bildiren nedir?
نَارٌ حَامِيَةٌۢ
Naarun hamiyah
Kızışmış bir ateştir o!